Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı, savaş muhabiri olma hedefiyle okuduğunu, ancak şimdi başka bir yerde olduğunu belirterek, “Aslında farklı bir meslekle aynı şeye hizmet etmiş oldum. Şimdi insanların gönlüne girip, onların hayatını güzelleştirebileceğimiz başka işler yapıyorum.” dedi.
Marmara Üniversitesi Göztepe Kampüsü’nde düzenlenen “Türkiye’nin Yeni Yüzyılında Kadınlar” başlıklı söyleşiye katılan Yiğitbaşı, öğrencilerle bir araya geldi, sorularını yanıtladı.
Yiğitbaşı, buradaki konuşmasında, İletişim Fakültesi’ni bitirip akademide kariyer yapmaya başladığını, doktora yaptığı dönemde iki çocuğuyla birlikte zorlu bir süreç yaşadığını, fakat hiçbir zaman çalışmaktan ve üretmekten vazgeçmediğini söyledi.
Kadınların aile ve iş arasında ikilemde kalabildiğini, ancak iki alanda da başarının mümkün olduğunu belirten Yiğitbaşı, şunları söyledi:
“Çocuk sahibi olmak ve akademik kariyer yapmak birbirine engel değil. Zor da olsa bunu başarmak mümkün. Savaş muhabiri olma hedefiyle okudum fakat şimdi başka bir yerdeyim. Aslında farklı bir meslekle aynı şeye hizmet etmiş oldum. Şimdi insanların gönlüne girip, onların hayatını güzelleştirebileceğimiz başka işler yapıyorum. Farklı mesleklerde de kadına, çocuğa, topluma, ülkenize, dünyaya değer katacak, iyiye hizmet edecek işler yapmak mümkün.”
Yiğitbaşı, kariyeri boyunca çocuk, kadın ve aile sorunlarıyla yakından ilgilendiğini, bu konuda televizyon programları ve belgeseller hazırladığını anlattı.
Her toplumda önyargılar olduğunu söyleyen Yiğitbaşı, “Siz kendiniz olun. Ön yargılardan ve etiketlenmelerden uzak durmaya çalışın.” tavsiyesinde bulundu.
Yiğitbaşı, Türkiye’nin bu konuda çok ilerleme kaydettiğini vurgulayarak, “Toplumda ön yargılar ve etiketler giderek azaldı. Daha da azalması için bizim de doğru olanı samimiyetle, gayretle yapmamız lazım. Bizim için adil olmak, doğru olmak, kişiye ve gruplara göre değişen bir şey olmamalı.” ifadelerini kullandı.
“Sivil toplum kuruluşlarında mutlaka görev alın”
Vali Yiğitbaşı, sonrasında başarılı olabilmek için üniversitede neler yapılması gerektiğini soran bir öğrenciye, şu yanıtı verdi:
“Sivil toplum örgütlerinde mezun olmayı beklemeden mutlaka görev alın. Her türlü farklı STK’lere gidin, tanışın. Oradaki ilişkiler çok şey öğretecek. Akademisyenken çocuklarla ve kadınlarla ilgili neler yapabilirim diyerek içerikler üretmeye çalışıyordum. Ayrıca yabancı dil öğrenimine gayret etmek ve farklı alanlarda kendinizi geliştirmek, mesela bir hikaye kitabı yazmak gibi kendi yeteneğinize göre çalışmalar yapmak önemli.”
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından deprem bölgesine giden ilk kadın vali olduğunu kaydeden Yiğitbaşı, bu göreve gitmeyi kendisinin istediğini anlattı.
Yiğitbaşı, deprem bölgesinde kamu görevlilerinin zorlu şartlarda tüm gayretleriyle çalıştıklarını ifade ederek, “Bölgeye gittikten sonra özellikle kadın ve çocuklar için neler yapabilirim, sosyal hizmetler alanında neler yapabilirim diye düşünerek çalışmalar yaptım. Bir kadın vali ya da daha doğrusu bir kadın yöneticinin orada olmasının ne kadar önemli olduğunu gördüm.” dedi.
Oraya gidince eğitimle, aileyle ve sosyal yardımlaşmayla ilgili konulardaki çalışmaları üstlenmek istediğini aktaran Yiğitbaşı, “Eğitimle ilgili çalışmaları yaptıktan sonra hasarlı olmayan okullarımızı bir hafta içinde açtık. Öğretmenler, aileler, çocuklar çok mutlu oldu. O atmosferden çıkmak, çocukların akranlarıyla görüşmeleri aslında bir terapi oldu. İyi ki gitmişim dedim.” şeklinde konuştu.
Yiğitbaşı, söyleşinin ardından öğrencilerle sohbet ederek, hatıra fotoğrafı çektirdi.